Global danışmanlık firması Deloitte, yeni raporunda Blockchain’in gelişimine engel olan 5 engeli listeledi.

Blockchain kullanımı büyük bir hızla artıyor. Ancak henüz alması gereken yollar olduğu da pek çok kesim tarafından dile getiriliyor. Bunlardan biri olan Deloitte, hazırladığı çalışmada Blockchain’in yüksek potansiyeline dikkat çekerken aşılması gereken engelleri beş ana başlık altında topladı.

Son iki yılda dünyanın en büyük beş bulut platformu sağlayıcısı dahil olmak üzere büyük teknoloji şirketlerinin Blockchain çözümlerini tanıttıklarını kaydeden Deloitte analistleri, sektörler arası Blockchain etkileşimini sağlayan konsorsiyum sayısının 2017’de 28 olduğunu, bu yıl ise 600’ün üzerine çıktığına dikkat çekiyor.

IBM’in Hyperledger Fabric platformu üzerinde saniyede 3.500 adetlik işlem hacmi sağlamasının hız konusundaki endişeleri gidermeye başlayan bir gelişme olduğunu kaydeden Deloitte analistleri, Enterprise Ethereum gibi açık kaynaklı ve platformlar arası etkileşim sağlayan yenilikleri de umut verici olarak tanımlıyor.

Deloitte uzmanlarının dikkat çektiği bir diğer konu ise yasal mevzuat. Pek çok devletin Blockchain’e özel yasaları yürürlüğe aldığı kaydedilirken, ABD özelinde sekiz eyaletin benzer adımlar attığına vurgu yapılıyor. 2018 sonunda kurumsal Blockchain uygulamalarına yönelik harcamaların 2.1 milyar dolara ulaşması ise madalyonun iyimser tarafını temsil ediyor.

Madalyonun iyimser yüzü

Listenin başında hız faktörü bulunuyor. Blockchain’in nispeten yavaş kalmasının pek çok sektördeki yetkililerin başlıca endişe kaynağı. Yine farklı Blockchain platformları ve çözümleri arasında bir standart bulunmaması ise bir diğer zorluk. Bu teknolojinin mevcut sistemlerle entegre olamama ihtimali ise en basit tanımla korkutucu olarak tanımlanmakta. Sonuçta elinizdeki veriyi daha önce yatırım yaptığınız sistemlerle entegre hale getiremezseniz Blockchain’in faydası önemli ölçüde azalıyor. Veri gizliliği, fikri mülkiyet, sözleşmelerin uygulanabilirliği ve hukuksal süreçler gibi yasal ve regülatif kaygılar Blockchain’in benimsenmesini engelliyor. Deloitte uzmanlarına göre bu durum, Blockchain ile gelen dağıtık defter sistemlerinin uygulanabilirliğini de kısıtlıyor.

Blockchain daha da hızlanmalı

Blockchain, saniyede on binlerce işlem yapabilme kapasitesine sahip eski sistemlere oranla yavaş olabilir. Ama yapılan çalışmalar iyimserleri sevindirecek cinsten. Yeni mutabakat uygulamaları önemli oranda daha yüksek performans vaat ediyor. Örneğin Zilliqa, saniyede 2000 işlem yapılabilen bir servisini duyurdu. Bu, Bitcoin’in saniyede 10’un altındaki işlem sayısına oranla ciddi bir hızlanma anlamına geliyor.

Geliştirilmiş standartlar ve birlikte çalışabilirlik

Standartların henüz tam olarak belirlenmemiş olması, Blockchain geliştiricilerine hareket olanağı sağlıyor olabilir. Bununla birlikte çözümün sunulacağı BT departmanlarına ise sıkıntı verebilir. Blockchain için uluslararası bir standart oluşmasının kolaylık sağlayacağı bir gerçek. Bu yönde atılan adımlar da yok değil. Enterprise Ethereum Alliance’ın çalışmaları örnek olarak verilirken, Temmuz 2018 itibariyle 600 üyeye sahip olduğu belirtiliyor. Hyperledger Vakfı’nın üye sayısı ise son eklemelerle birlikte 270’i geçmişti. Deloitte’un makalesinde yer verilmeyen ancak bu iki kurum arasında geçtiğimiz günlerde duyurulan stratejik iş birliği ise standardizasyonun daha hızlı gerçekleşebileceği yönünde. Ek olarak Avustralya başta olmak üzere çeşitli ülkelerin de global bir Blockchain standardı için yoğun çaba gösterdiğini de belirtmeliyiz.

Maliyetler düşmeli

Her yeni teknolojide olduğu gibi Blockchain için de erken dönem yüksek maliyet söz konusu. Bu, yatırım yapmayı düşünen şirketlerin bile süreci ertelemesine ya da vazgeçmesine neden olabiliyor. Çözüm ise teknoloji şirketlerinden geliyor. Amazon, IBM ve Microsoft dahil olmak üzere bir düzine kadar büyük teknoloji sağlayıcısı bulut tabanlı Blockchain servisleri sunuyor.

Bunun yanı sıra yeni yazılım platformları da maliyetleri aşağı çekmeye yardımcı olabilir. Açık kaynak kodlu Sawtooth gibi platformlar daha basit yapısı ve karmaşıklığı azaltan modüler yapılarıyla avantaj sağlıyor.

Kritik konu: Yasal düzenlemeler

Regülasyon da Blockchain’in karşısındaki bir diğer aşılması gereken engel olarak tanımlanıyor. Deloitte’un yaptığı bir araştırma, her beş yöneticiden birinin, daha fazla yatırım yapılmasının önündeki engel olarak regülasyonları gösterdiğini işaret ediyor. Bunun sebebi ise kripto varlık imzaları, akıllı sözleşmeler vb. konuların regülasyonlara uyumlu olması gerekliliği. Eğer yapılan iş yasal gereksinimleri karşılamıyorsa yatırım yapma kararından cayılabiliyor.

Konunun iyi yanı ise artık pek çok ülke yönetiminin Blockchain’in değerinin farkında olması. Hemen her ay farklı ülkelerden yasal düzenleme haberleri geliyor. Bu çalışmaları Blockchain Türkiye platformumuzdan sizlerle paylaşıyoruz. Deloitte da bu duruma dikkat çekerek ABD özelindeki örnekleri aktarıyor.

Kullanıcı sayıları artmalı

Deloitte uzmanları, bir Blockchain ağının değerinin kullanıcı sayısına paralel arttığına dikkat çekiyor. Bu amaç için kurulan Blockchain konsorsiyumları sektörün gelişimini hızlandırıyor. Bu oluşumlar çeşitli eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri yürütüyor, araştırma yapıyor ve üyelerine tavsiyelerde bulunuyor. Yakın tarihli bir çalışmaya göre küresel çapta 61 Blockchain konsorsiyumu aktif olarak çalışmalarını yürütüyor.

İlgili yazının orijinal tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.