Tıpkı bulut teknolojilerinde olduğu gibi Blockchain de kullanıldığı yere göre farklı isimler ve özelliklere sahip. Peki özel ve genel ya da İngilizce karşılıklarıyla “private” ve “public” Blockchain arasında ne gibi farklar var?

Blockchain’in tanımı iş dünyası temsilcilerinin aklında büyük ölçüde netleşti. Şimdi sıra, farklı uygulamalar için alt tanımları kavramada. Tıpkı bulut bilişim platformlarında olduğu gibi Blockchain için de bir “public” bir de “private” söz konusu. Peki bu ikisi kendi içinde nasıl farklılaşıyor?

Intheblack.com’da rastladığımız bir yazı ve konuyu güzel bir şekilde anlatan bir video bu iki kavram arasındaki farkı güzel bir şekilde özetliyor. Blockchain’in finans yönetiminden tarıma kadar pek çok sektör için yüksek potansiyele sahip olduğu belirtilen yazıdaki ayrım tıpkı bulut bilişimde olduğu gibi herkese açık ya da kapalı olması şeklinde.

Public Blockchain uygulamalarının en bilinenleri Bitcoin, Ethereum gibi kripto para platformları ile çeşitli açık kaynaklı çözümler ve akıllı sözleşmeler olarak aktarılıyor. Özel, yani private Blockchain içinse yine Blockchain ile gelen dağıtık veritabanının söz konusu olduğu ve belirli kesimlerin erişimine açık olduğu ifadeleri kullanılıyor.

Bununla birlikte kimi uzmanların private Blockchain uygulamalarını gerçek bir Blockchain çözümü olarak tanımlamadığı da eklenmiş durumda.

İki yöntem arasındaki farklardan bir diğeri ise maliyet konusunda. Private uygulamaların daha yüksek verime sahip olduğu ve daha uygun maliyetli olduğu da belirtiliyor.

Ön planda olan güvenlik

İki alternatifi farklılaştıran konulardan bir diğeri de güvenlik olarak tanımlanıyor. Private Blockchain için kullanıcıların bilgiye erişiminin kontrollü olduğu, buna karşın public uygulamalardan daha az güvenli olduğu kaydediliyor. Bunun sebebi olaraksa public çözümlerin tamamen şeffaf olması gösteriliyor. Ortaya atılan sav, daha fazla kullanıcının daha yüksek güvenlik anlamına geldiği…

Yine public uygulamaların güvenlik konusundaki bir diğer avantajı ise siber saldırılar konusunda. Bu tip uygulamaların, DDoS olarak bilinen saldırılara karşı özellikle dirençli olduğu vurgulanıyor.

Hazırlanan açıklayıcı videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.