Türkiye’nin blok zincirine adaptasyonu için rehber işlevi gören “KPMG Perspektifinden Web3” raporunda metaverse’ün oyun ve eğlenceden sosyal medyaya, eğitime ve e-ticarete kadar çeşitli sektörlerde büyük bir devrim yaratma potansiyeline sahip olduğuna dikkat çekiliyor.
Metaverse kavramı, son yıllarda daha sürükleyici ve etkileşimli sanal dünyalar yaratmayı mümkün kılan sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve blok zinciri teknolojilerindeki gelişmeler nedeniyle büyük ilgi kazandı. Bu teknolojik gelişmeler ışığında, metaverse internetin bir sonraki adımı olarak görülmeye başlandı. KPMG Türkiye’nin blok zinciri teknolojisinin faydalarının, kullanım alanlarının, avantajlarının, dezavantajlarının anlaşılması ve sektörlere olan katkısının gelişmesi amacıyla hazırladığı “KPMG Perspektifinden Web3” başlıklı araştırma raporunda metaverse’ün oyun ve eğlenceden sosyal medyaya, eğitime ve e-ticarete kadar çeşitli sektörlerde büyük bir devrim yaratma potansiyeline sahip olduğuna dikkat çekilerek bu yenilikçi teknolojisi hakkında da önemli bilgiler veriliyor.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Gümrük ve Dış Ticaret Hizmetleri Bölüm Lideri, Vergi Bölümü, Şirket Ortağı Murat Palaoğlu, “Günümüzde birçok şirket ve endüstri, metaverse’ü kullanarak iş süreçlerini iyileştirmeye ve kullanıcı deneyimini zenginleştirmeye odaklanıyor. Ancak tüm inovatif teknolojilerde olduğu gibi bu teknolojide de uzmanların iş dünyasına yapacağı rehberlik büyük önem taşıyor. KPMG olarak biz de metaverse evrenine giriş yapmak, hizmetlerini metaverse üzerinden sunmak isteyen tüm oyunculara uçtan uça danışmanlık hizmeti sağlıyoruz. Çalışmalarımız kuruluşların metaverse stratejilerinin belirlenmesi, metaverse yetkinlik analizi, üçüncü taraf iş birliklerinin belirlenmesi, risklerin belirlenmesi ve yönetilmesi, metaverse’de çalışan deneyiminin yönetilmesi adımlarını kapsıyor. Blok zinciri teknolojisinin sektörlere olan katkısının gelişmesi amacıyla hazırladığımız KPMG Perspektifinden Web3 başlıklı araştırma raporumuzda da metaverse teknolojisi üzerinden geleceği bugünden yakalamak isteyen şirketlere referans niteliğinde bir başvuru kaynağı hazırlamayı amaçladık.” dedi.
Metaverse’ün kullanım alanları
Metaverse’ün hukuki, vergisel ve muhasebe boyutları ile derinlemesine incelendiği raporda bu teknolojinin Türkiye’deki savunma sanayi, fuar, etkinlik, eğitim, askeri, sağlık, kamu, otomotiv, oyun, reklamcılık ve sosyal medya alanlarında hayata geçirilmiş kullanım örneklerinin yanı sıra globalde gayrimenkul, perakende, moda ve tarım alanlarındaki bazı kullanım örneklerine de yer veriliyor. Raporda örnek kullanımlarının verildiği bazı alanlar şu şekilde:
- Gayrimenkul: Sanal emlak platformları, dijital dünyada gayrimenkul alım satımı ve kiralama işlemleri gerçekleştiriyor.
- Eğitim: Metaverse, öğrencilere ve öğretmenlere uzaktan eğitimde daha etkileşimli deneyimler sunuyor.
- İş Toplantıları: Metaverse, iş dünyasında sanal toplantılar düzenlemeye imkan tanıyor.
- Perakende: Dijital dünyada sanal mağazalar açarak tüketicilere yeni ve sürükleyici alışveriş deneyimleri sunuyorlar.
- Oyun Endüstrisi: Metaverse, oyunlar arası entegrasyon ve oyun içi ekonomilerle yeni kazanç fırsatları getiriyor.
- Sosyal Medya: Sosyal medya devleri, metaverse ile kullanıcıların dijital dünyada sosyal etkinliklere katılmasına ve yeni arkadaşlıklar kurmasına olanak tanıyan platformlar geliştiriyor.
- Moda: Moda endüstrisi, sanal kıyafetler ve aksesuarlarla kullanıcıların dijital dünyada kendilerini ifade etmelerine imkân tanıyor.
Metaverse Riskleri Nelerdir?
Raporda metaverse’ün kullanım alanları hakkında detaylı bilgilere yer verilirken bu teknolojinin taşıdığı riskler de aktarılıyor:
- Ekonomik Riskler: Metaverse evreni potansiyel anlamda büyük bir ekonomik etkiye sahip olsa da finansal riskleri bulunuyor. Özellikle dijital para birimleri ve sanal varlıklar üzerindeki hakkın niteliği bakımından belirsizlikler olması sebebiyle kayıt dışı ekonomiye sebebiyet verilebiliyor. Dijital varlıklara yönelik yapılabilecek saldırılar kullanıcılar için ekonomik risklere sebep olabiliyor.
- Yasa Dışı Faaliyetler: Metaverse’de yaratılan kimliklerin gerçek kişilerle ilişkilendirilmesine ve bu kimlikler ile yapılan faaliyetlerin izlenmesine yönelik çerçeveler çizilmediğinden bu durum yasa dışı faaliyetler için bir ortam sağlayabilir.
- Sahte İçerik Oranları: Metaverse’de yaratılan ve kullanıcıların deneyimlemek istedikleri evrende, gerçek dünyadan farklı sahte içerikler oluşturulabilir. Bu durum hukuki sorunlara sebep olabilir.
- Güvenlik Riskleri: Metaverse, birçok farklı veri ile çalışabiliyor. Veriler içerikleri bakımından kullanıcı bilgileri içereceğinden güvenlik riski oluşturabiliyor. Kullanıcıların gizliliğinin korunabilmesi adına siber güvenlik önlemlerinin ciddi şekilde alınması gerekiyor.
- Sağlık Riskleri: Metaverse, uzun saatler süren kullanımlar sonrasında sağlık sorunlarına yol açabilir. Uzun saatler boyunca bilgisayar kullanımı, göz bozukluğu, baş ağrısı, uyku düzensizliği, stres ve anksiyete gibi sorunlara sebep olabilir.
- Bağımlılık Riskleri: Metaverse teknolojisinin kullanıcılar üzerinde bağımlılık yapabileceği tahmin ediliyor.
Metaverse nedir?
“Metaverse” terimi tarihte ilk kez bilim kurgu yazarı Neal Stephenson tarafından 1992 tarihli “Snow Crash” adlı romanında kullanıldı. Bu romanda metaverse, dünya çapında milyonlarca kullanıcı tarafından paylaşılan sanal bir gerçeklik olarak tasvir ediliyordu. Stephenson’ın metaverse vizyonu, daha sonraki birçok sanal gerçeklik tasvirine ilham verdi ve bu terim, o zamandan beri sanal bir dünyayı simüle eden çeşitli sürükleyici çevrimiçi deneyimleri tanımlamak için kullanılıyor. Ancak, günümüzde metaverse kavramı için hala genel geçer bir tanım mevcut değildir.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.