İnternetin yeni hali gibi iddialı söylemlerle bahsedilen Blockchain teknolojisi ile pek çok şey başarılabilir, ancak bir şehir efsanesi haline dönüşebilecek konular da yok değil…
Dünyanın önde gelen eğitim kurumlarından MIT bünyesindeki Sloan School of Management’ın iki uzman ismi Christian Catalini ile Prof. Catherine Tucker’ın ortak imzasıyla Harvard Business Review’de yayımlanan bir makale, yeni çağın mucizesi Blockchain’in hangi alanlarda kullanılamayacağını ele alıyor.
Blockchain’in inanılmaz bir potansiyele sahip olduğunu belirten bir cümleyle başlayan “What Blockchain Can’t Do” başlıklı makalede Blockchain’in kullanıldığı iş modellerini incelerken bu teknoloji ile nelerin yapılamayacağı hakkında bilgi sahibi olunması gerektiğine de değiniliyor.
Catalini ve Tucker, konuyu ilginç bazı örneklerle aktarıyor. Bir hastane koğuşundan bahsedilen yazıda, yeni doğan bebeklerin izlenmesinin Blockchain ile gerçekleştirilemeyeceğine dikkat çekiliyor. Bebeklerin karıştırılmasının korkunç sonuçlara yol açabileceğini ifade eden iki isim, bebeğin yerini belirten kayıtların, sabit ve doğrulanabilir bir şekilde Blockchain teknolojisi ile kullanılabileceğinin zannedildiğine değiniliyor.
Pratikte ise bunun mümkün olamayacağını söyleyen Catalini ve Tucker, bebeklere ait dijital kayıtların o bebeklerle eşleştirilebilmesi için bebeğe fiziksel bir etiket ya da küçük bir çip ya da dijital genom kaydını içeren fiziksel bir tanımlayıcı verilmesi gerektiğini kaydediyor. Makalede belirtilen eksik parça ise tam da burası. Bu ek parçaların sürece yardımcı olamayacağını belirten yazarlar, sürece ait en kritik aşama olan doğrulamanın burada işe yaramayacağını belirtiyor.
Catalini ve Tucker, yeni doğan bebek örneğinden hareketle dijital kayıtlarla fiziksel birey ya da cihazlar arasında bir aracı olduğunun altını çiziyor. Yine bu örnekten yola çıkarak genelleme yapan yazarlar, o aracının, yani bebeğe bilekliği takan personelin, eşleşmeyi sağlayacak cihazı yanlış bebeğe takması durumunda sistemde ciddi sorunların olabileceğine dikkat çekiyor. Böyle bir hata, doğrulama süreçlerini sekteye uğratırken kaydın düzeltilmeye çalışılması durumunda yeni sıkıntılara da yol açabilir.
Christian Catalini ve Catherine Tucker’ın verdiği örnek yalnızca bebeklerle sınırlı değil. Pazarlama ve dijital içerik yönetimi gibi alanlara dair örnekler de paylaşılan yazının İngilizce tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.