DeFi projelerine dair riskler inceleniyor, neyse ki henüz yasaklama yönünde bir karar söz konusu değil…
ABD’li ve Fransız yetkililer DeFi’ın hem kullanıcılar hem de finansal dünya için ne tür riskler oluşturabileceği ve bu risklerin nasıl azaltılabileceği hakkında araştırmalar yapıyor. Regülatörler, bu projelerin ve hizmetlerin denetlenmesinin ne şekilde olacağına ilişkin çözümler arıyor.
DeFi, finansal regülatörler arasında aniden büyük bir endişe konusu haline geldi. ABD ve Fransa, bu projelerin hükümetlerine olası risklerini analiz eden raporlar yayınladılar ve regülatörler ile geliştiricilerin bu endişeleri nasıl azaltabilecekleri konusunda öneriler sunuldu…
DeFi, kripto sektörünün uzun bir süredir büyüyen bir parçası. Ancak son zamanlarda yaşanan gelişmeler, banka ve borçlu şirket iflasları, merkeziyetsiz projeler üzerinde daha geniş bir bakış açısını beraberinde getirdi. Özetle regülatörler, bu varlıklar ile hizmetleri nasıl denetleyebileceklerine bakıyorlar.
ABD Hazine Bakanlığı ve Fransız Merkez Bankası, DeFi varlıklarının kara para aklama düzenlemelerini ne kadar iyi şekilde karşıladığını, bu varlıkların ve araçların suç finansmanında nasıl kullanılabileceğini değerlendiren yeni raporlar yayınladılar.
ABD risk değerlendirmesi, son aylarda DeFi’daki bazı büyük hack olaylarına ve sorunlara dikkat çekti. Kuzey Kore’nin fonları aklamak için DeFi kullanımı ve DeFi projelerinin müşteri tanıma/anti-kara para aklama (KYC/AML) kurallarına uymama ya da çalınmasının basitliği gibi çeşitli endişeler ele alındı.
Raporlar pek de olumlu değildi. Örneğin ABD raporu, birçok DeFi projesinin, daha geniş bir topluluğun zayıflıkları fark edebileceği umuduyla açık kaynaklı olduğunu belirtti, ancak bu açık kaynak kodlaması, aynı zamanda saldırganların bir açık bulmasına izin verebilir.
Rapor, DeFi’a karşı oldukça tarafsız görünüyor – öneriler, mevcut denetim ve yaptırım önlemlerini yasal gereklilikleri karşılayacak şekilde güçlendirmekten özel sektör projeleriyle daha iyi bir şekilde iletişim kurmaya kadar uzanıyor.
Fransız raporu benzer şekilde hükümetin, riskleri ve merkezsizleşmeyi nasıl değerlendirdiğini tanımlayacak “minimum standartlar” kümesi oluşturabileceğini ya da finansal işlemleri özel blok zincirlerine taşımaya çalışabileceğini önerdi. Rapor, geliştiricilerin karşılaması gereken bir sertifika bile oluşturulabileceğini önerdi.
ABD Hazine Bakanlığı, herhangi bir DeFi projesinin Bankacılık Gizlilik Yasası düzenlemelerine tabi bir finansal yapı olup olmadığını nasıl belirleyeceğine dair halktan geri bildirim istedi.
ABD raporu, netliği sağlayabilecek projeler için daha fazla rehberlik sağlama önerisinde bile bulundu.
Raporlar, DeFi’a karşı oldukça eleştirel olsa da, bu projelerin faaliyetlerine devam edeceğine dair temel bir anlayışla hareket ediliyor ve kripto sektörünün bu segmentini yasaklama çağrısı konu edilmiyor.