Ethereum Şanghay Yükseltmesine günler kaldı, peki bu yükseltme kripto varlıklar ve yatırımcılar için ne anlama geliyor ve nasıl etki edecek?
Ethereum’un Şanghay Yükseltmesi’nin gerçekleşmesine çok kısa bir zaman kaldı. Bu yükseltme, ağın güvenlik mekanizması kapsamında ETH’lerini “stake eden” kişilerin ilk kez varlıklarını çekebilmelerine imkân sağlayacak. Bu durum, piyasa değeri bakımından dünyanın en değerli ikinci kripto para biriminde devasa bir satış baskısına neden olabilir mi?
Şanghay yükseltmesinin (veya “sert çatallanması”) ardından, %4 ila %5’lik APY ile staking ödülü almak için en az 32 ETH kilitlemiş olanlar, stake ettikleri miktarın bir kısmını anında çekebilecekler. Ancak, stake ettikleri miktarın tamamını çekmek isteyenlerin 1 ila 36 gün beklemeleri gerekecek. Bu durum, potansiyel satış baskısını azaltacak.
ETH sahiplerinin yatırımcı profillerine baktığımızda, mantıklı bir bakış açısıyla uzun vadeli düşündüklerini görebiliyoruz. Bana göre, riskli varlıklar sınıfında dünyanın bir numarası ETH. Yatırımcıların tereddüt yaşamaya devam etme nedenleri arasında ETH’yi tam olarak anlamamayı, aşırı volatilite durumlarından korkmayı ve düzenleyici makamların belirsizliğinin sinir bozucu olmasını sayabiliriz.
Ethereum, uygulamalara blok alanı satan bir blok zinciri. Uygulamalar, blok zincirinin yerel kripto para birimini kullanarak gerçekleştirdikleri işlemler karşılığında ödeme yapmak zorundalar: Daha basit tabirle ifade edecek olursak, ETH kullanmak ve ETH cinsinden ödeme yapmak zorundalar.
Alım-satım işlemlerinin talep tarafı; basit ağ etkilerine, daha fazla uygulamaya, daha fazla kullanıcıya ve ETH’ye yönelik daha fazla talebe dayanır. Bunun nedeni ise Ethereum ağının ekosistemdeki en güçlü merkeziyetsiz akıllı sözleşme ekosistemi olmasıdır.
Ethereum ve Bitcoin ağları, araştırmacı Ken Alabi tarafından analiz edildi ve araştırma sonuçları 2017 yılında yayınlanan bir makalede paylaşıldı. “Analiz sonuçları, ağların Metcalfe Yasası modeline göre oldukça iyi bir biçimde yapılandırıldığını gösteriyor. Bu yasada ağın değerinin, sahip olduğu düğümlerin veya son kullanıcıların karesiyle orantılı olması gerektiği belirtilir.” Yani, geniş kitleler tarafından benimsenmesi, söz konusu ağların değerini inanılmaz düzeyde artırabilir.