Fatih Bildirici’nin Başlangıç Noktası‘nda yayınlanan “Bizim Büyük Adem-i Merkeziyetçiliğimiz: Türkiye Blockchain Meselesinin Neresinde?” yazısını okuyucularımıza aktarıyoruz.

Blockchain hayatımıza Bitcoin ile dahil olan, “Balon mu devrim mi?” tartışmalarının ötesine geçecek uygulamalarıyla hayatımızda yer almaya başlayan devrimsel bir teknoloji ve tüm dünyada her gün ortaya çıkan farklı kullanım durumları ile yeni bir alana entegre oluyor. Ülkemiz, özellikle kripto paralara ilginin (ki elbette bu ilginin liranın durumu ve ekonomik sebeplerle ilişkisi var) en yüksek olduğu ülkelerin başında geliyor.

Peki blockchainin diğer uygulama alanlarında ve ülke olarak blokchain teknolojisine adaptasyonunda ne durumdayız? Kripto paralara gösterilen ilgi tüm toplumsal kesimlere yayılırken teknolojiyle ilgili durum ne?

Konu: Türkiye’nin Blockchain Teknolojisindeki yeri neresidir ve ülkemizdeki Blockchain uygulama örnekleri nelerdir?

Statista’nın 2019 yılında yaptığı ankete göre Türkiye %20 ile kripto para sahipliğinde dünyanın zirvesinde. Türkiye’yi de – beni şaşırtmayan şekilde- benzer problemleri olan Güney Amerika ülkeleri takip ediyor. Buna rağmen dünyanın en önemli düşünce kuruluşlarının hazırladığı FinTech adaptasyon ve Blockchain adaptasyon endekslerinde Türkiye’nin yeri maalesef ilk 30’un dışında oluyor.

Dünyadaki blockchain uygulamaları ve teknolojilerinin yoğunlaştığı bölgelere baktığımızda birkaç ülkenin öne çıktığını görüyoruz. Bir dijital dönüşüm başarısı olan Estonya, blockchain adası olarak adlandırılan Malta, Singapur, pazardaki uygulamaları domine eden Çin gibi ülkeler öne çıkıyor. Peki neden kriptoparalara bu ilgiye rağmen Türkiye bu alanda istenilen yerde değil?

Bunun birkaç sebebi var ve bu sebepler aslında birbirinin sonucu. Sebeplerden ilki regülasyonların yetersizliği ve düzensizliği. İçinde bulunduğumuz yıl içinde açıklanan eylem planında Sanayi ve Teknoloji bakanlığı bu konuda 2023 Sanayi ve Teknoloji Hamlesi belgesiyle hem regülasyonlara yön ve hız verileceğini hem de önemli adımlar atılacağını ifade ediyor. Ayrıca Ulusal Blockchain Altyapısı adlı bölümde bu alanda özellikle açık kaynak uygulamalara da destek verileceği ifade ediliyor. Fakat şu aşamada regülasyonların lider ülkelere nazaran yetersiz olduğunu görüyoruz. Ayrıca Tübitak tarafından kurulan Blockchain Araştırma Laboratuvarı da bu alanda kamu ve akademinin ülkemizdeki önemli destek mekanizmalarından biri olarak konumlanmıştır.

Özel sektörün ve sivil toplumun faydalı ama yetersiz katkısı diğer neden olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde ilk Blockchain Araştırma Merkezi geçtiğimiz yıllarda Bahçeşehir Üniversitesi işbirliğiyle kurulmuş iken, Başlangıç Noktası’nın da paydaşlarından biri olduğunu ve geçtiğimiz günlerde yıldönümü kutlanan Blockchain Türkiye platformunun da sivil toplumun bu alandaki en önemli entegrasyonlarından biri olduğunu görüyoruz. Böyle başat katkılar dışında her ne kadar dünyanın genelinin ötesinde olsak da lider ülkelere göre topluluk ve sivil toplum desteği yeterli gelmiyor.

Özel sektör ve girişimcilik ayağına dönersek dünyada 11 adet blockchain unicorn şirket olduğunu görüyoruz. Bu şirketlerin tamamı 2000 yılından sonra kurulmuş ve en değerlisi Çinli Bitmain, üstelik 5’inin yatırımcısı ülkemizin de en önemli girişimlerinden Insider’ın yatırımcısı da olan Sequoia. Bu ilişkiyi belirtmemin nedeni aslında bu ağ ve yapının bize uzak olmadığını ve bu alanda çıkacak başarılı uygulamalarla ivme yakalama ihtimalinin düşük olmadığını göstermek.

Ülkemizdeki önemli blockchain girişimlerine göz atacak olursak karşımıza başta çok güçlü bir ekibe ve desteğe sahip olan Colendi, enerji sektöründe blockchain kullanımı üzerine çalışan genç ve başarılı bir ekibin işi; Blok-Z, BKM desteği ve iş birliği ile geliştirilen Belgem.io, telif koruması uygulamaları geliştiren Proofstack gibi örnekleri görüyoruz, ayrıca bu başarılı örneklere her geçen gün yenileri katılıyor. Bununla birlikte bankalar ve finans kuruluşları başta olmak üzere yerleşik sermayenin ve sektörün desteği bu gelişmelerin ivmelenmesi açısından hayati önem taşımaktadır.

Akademide ise bahsettiğimiz lider ülkelerin Blockchain üzerine master ve doktora programlarını hayata geçirdiğini görüyoruz. Geçtiğimiz yıl Malta’da açılan DLT master programı buna iyi bir örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca Oxford, Berkeley, Princeton ve Duke gibi üniversitelerde Blockchain ile alakalı programlar mevcut. Ülkemizde ise yukarıda da bahsettiğimiz araştırma merkezi dışında bazı üniversitelerdeki idealist hocaların kişisel gayretleri ile açılan dersler (ki o derslerden birini ben de aldım) dışında henüz maalesef ciddi bir program bulunmuyor. Özellikle iyi mühendislik ve ekonomi bölümlerinin anabilim dalına bağlı bir program ile bu alanda akademik birikim elde edinmek isteyenlere yardımcı olunması gerekiyor.

Sonuç: Blockchain’in ülkemizdeki uygulama alanlarından kriptoparaya yoğun bir ilgi var ve gelecekte de bu ilginin devam edeceğini öngörüyoruz. Bilim Akademisi üyesi ve Boğaziçi Üni. öğretim üyesi Şevket Pamuk gibi birçok hocanın aksini söylemesine ve bu kısımda da güçlü görüşler olmasına rağmen özellikle kriptoparaların yeni teknolojierle beslenmesinin de getirdiği ivmeyle uzunca bir süre daha bu ilgiyi ülkemizde göreceğiz. Tabii burada yukarıda bahsettiğimiz ekonomik istikrarsızlığın da etkisi büyük. Örneğin Facebook tarafından lanse edilen Libra, tam olarak bizim gibi ekonomik olarak istikrarın zayıf olduğu ve volatilitenin yüksek olduğu para birimlerine sahip olan ülkeleri hedefliyor. Fakat kriptoparalar dışındaki blockchain adaptasyonu ve uygulamaları ülkemizde her ne kadar çok kötü durumda olmasa da istenilenin çok uzağında; genç nüfus, sorunlar yaşansa da bazı okullarda verilen iyi eğitim, güçlenme hedefindeki girişimcilik altyapısı, yerleşik sermayenin de dahil olmaya başladığı yatırım dünyası ile ülkemiz blockchain uygulamalarında çok iyi yerlerde olabilir. Bugün gördüğümüz tabloda Türkiye blockchain’e adapte ülkeler dediğimiz 20 kadar ülkenin gerisinde. Dünyanın en büyük 17. ekonomisi olduğumuzu göz önüne alırsak bu seviyenin altını başarısızlık olarak görebiliriz. Fakat iyi işler yapılmaya başlandığını ve yapılma niyetinin de olduğunu görmek gerekir.

Fatih Bildirici


Referanslar:

https://www.statista.com/chart/18345/crypto-currency-adoption/

https://sarkac.org/2018/02/bitcoin-diger-kripto-paralarin-gelecegi-var-mi/

KaynakBaşlangıç Noktası