T.C. Merkez Bankası tarafından çıkarılan “Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik” 16.04.2021 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlandı.

Yönetmeliğin 3. maddesi ile kripto varlıkların ödemelerde doğrudan veya dolaylı olarak kullanılması yasaklanırken 4/1. madde ile “ödeme hizmeti sağlayıcılarının ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıkların doğrudan veya dolaylı olarak kullanılacağı iş modelleri geliştirilmesi, bu tür iş modellerine ilişkin herhangi bir hizmet sunulması” ve 4/2. madde ile “ödeme ve elektronik para kuruluşlarının kripto varlıklara ilişkin alım, satım, saklama, transfer veya ihraç hizmeti sunan platformlara ve bu platformlardan yapılacak fon aktarımlarına aracılık etmesi” engellendi.

“Ödeme hizmeti sağlayıcısı” ve “ödeme kuruluşu” kavramları; 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile tanımlanıyor.

İlgili kanunun 13. maddesinde “Ödeme hizmeti sağlayıcısı”; bankalar, elektronik para kuruluşları, ödeme kuruluşları ve PTT A.Ş. olarak sınırlı şekilde sayılıyor.

“Ödeme kuruluşu”; “ödeme hizmeti sağlamak ve gerçekleştirmek için yetkilendirilen tüzel kişiler (md. 14 vd.)”, “Elektronik para kuruluşu” ise “elektronik para ihraç etme yetkisi verilen tüzel kişiler (md. 18 vd.)” olarak ifade ediliyor.

Yönetmelik hükümleri kanundaki bu tanımlar doğrultusunda değerlendirildiğinde; ödeme hizmeti sağlayıcısı olarak sayılan banka, elektronik para kuruluşları, ödeme kuruluşları ve PTT A.Ş.’den hiçbirinin kripto varlıkların doğrudan veya dolaylı olarak kullanılacağı iş modelleri geliştiremeyeceği, buna karşın kripto borsalara fon aktarma yasağının sadece ödeme ve elektronik para kuruluşlarına getirildiği anlaşılıyor.

Yönetmelikte düzenlenen yasaklara uyulmaması halinde ne gibi bir yaptırım uygulanabileceği konusunda herhangi bir kanuna atıfta bulunulmamış. Bununla beraber, Yönetmeliğin 2. maddesinde dayanak kanun olarak T.C. Merkez Bankası Kanunu ve 6493 sayılı Kanun gösteriliyor. Bu kapsamda, ilgili Yönetmeliğin ihlali halinde 6493 sayılı Kanunda sayılan yaptırımlar gündeme gelecektir.

6493 sayılı Kanunun “Yaptırımlar, Soruşturma ve Kovuşturma Usulü” şeklindeki 7. bölümü altında düzenlenen, “Düzenleme ve kararlara uymamak” başlıklı 27. maddesi;

“(1) (Değişik birinci ve ikinci cümle:12/11/2019-7192/14 md.) Bu Kanunda ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılacak düzenlemelerde ve alınan kararlarda yer alan ve bu Bölümde ayrı bir cezai yaptırım öngörülmeyen hususlara aykırı davranan ve sistem işleticisi veya ödeme hizmeti sağlayıcısı olarak faaliyet gösteren tüzel kişiler hakkında Banka Yönetim Komitesince kırk bin Türk lirasından dokuz yüz bin Türk lirasına kadar idari para cezası verilir. Ancak, bu suretle menfaat temin edilmiş ya da zarara sebebiyet verilmiş olunması hâlinde verilecek idari para cezasının miktarı bu menfaatin ya da sebep olunan zararın iki katından az olamaz. Bu kabahatlerden birinin idari yaptırım kararı verilinceye kadar birden çok işlenmesi hâlinde, ilgiliye bir idari para cezası verilir ve verilecek ceza iki kat artırılır. Ancak, bu kabahatin işlenmesi suretiyle bir menfaat temin edilmesi veya zarara neden olunması hâlinde idari para cezasının miktarı bu menfaat veya zararın üç katından az olamaz.

(2) Birinci fıkra kapsamında alınan kararlar gerekçeleri ile birlikte ilgili kuruluşa bildirilir.

(3) İdari para cezasına, ilgilinin savunması alındıktan sonra karar verilir. Savunma istendiğine ilişkin yazının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde savunma verilmemesi hâlinde savunma hakkından feragat edildiği kabul edilir.

(4) Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir.

(5) (Ek:12/11/2019-7192/14 md.) Bu madde uyarınca verilecek idari para cezalarına karşı yetkili idare mahkemesinde dava açılabilir.” şeklindedir.

Söz konusu madde ile, bu Kanun dayanak alınarak çıkarılan Yönetmeliğe aykırılık halinde sistem işleticisi veya ödeme hizmeti sağlayıcısı olarak faaliyet gösteren tüzel kişilere;

  • asgari 40.000,00-TL olmak üzere 900.000,00-TL’ye kadar idari para cezası uygulanabileceği,
  • ancak bu faaliyetlerden ötürü menfaat sağlanmış veya zarara sebep olunmuş olması halinde ceza miktarının menfaatin ya da zararın iki katından az olamayacağı,
  • ceza konusu fiillerin ceza anına kadar birden çok kez gerçekleştirilmesi halinde ilgiliye tek idari para cezası verilerek bu cezanın iki kat arttırılması; ancak bu kapsamdaki bir fiil nedeniyle menfaat sağlanmış veya zarara sebep olunmuş olması halinde ceza miktarının menfaatin ya da zararın üç katından az olamayacağı öngörülmüştür.

Her ne kadar kanun koyucu Yönetmeliğin hazırlanması esnasında aceleci davranmış ve doğrudan an itibariyle faaliyet göstermekte olan ödeme hizmeti sağlayıcıları, elektronik para kuruluşları ve ödeme kuruluşlarının kendileri için getirilmiş olan yasaklara uymaması halinde hangi kanun kapsamında hangi yaptırımlarla karşılaşacaklarını tespit etmemiş ise de Yönetmeliğin yürürlüğe gireceği 30.04.2021 tarihinde söz konusu faaliyetlerin sonlandırılmamış olması halinde bu hüküm kapsamında idari para cezalarının kesilmeye başlaması kuvvetle muhtemel görünüyor. Bu kapsamda ilgili tüzel kişilerin durumunun T.C. Merkez Bankası’nın yeni açıklamaları ile netleştirilmesi bekleniyor.

Yazar: Elif Dönmez

Av. Elif Dönmez, 2017 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Bilişim hukuku ve ceza hukukunun çeşitli alanlarında çalışmaları yayınlandı. Halihazırda avukatlık faaliyetlerini sürdürmekte ve Marmara Üniversitesi Kamu Hukuku yüksek lisans programı kapsamında Kripto Paralar ve Ceza Hukuku konulu tez çalışmasını yürütmektedir.