İklim değişikliğini en aza indirmek ve etkilerini azaltmak için çeşitli küresel politikalar belirlense de, bu hedeflerin daha sonra ne oranda gerçekleştirildiğini takip etmek için entegre bir sistem mevcut değil. Özel sektörün ve kamunun liderleri, ısınmayı 2 santigrat derecenin altında tutmak için uğraşıyor.

Alzbeta Klein’in Axios için kaleme aldığı makalede, Blockchain tabanlı bir sistemin, hangi stratejilerin karbon emisyonunu gerçekten azalttığının tespitinde fayda sağlayacağı belirtiliyor. Dağıtık defter teknolojileri ayrıca hangi politikaların ne oranda işe yaradığının takibinde de kullanılabilir.

Paris Sözleşmesi’nin de dağıtık bir yapıda olduğunu hatırlatan Klein, bu nedenle Blockchain için elverişli bir ortam olduğunu ifade ediyor. Blockchain’in veriyi toplayarak kalıcı kayıtlar oluşturması ve bu verinin sürekli görülebilir olması, sözleşme gereği belirlenen hedeflerin takibinde fayda sağlayacak.

Örneğin, Côte’Ivoire’ın NDC’si, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını yüzde 28 oranında azaltmayı, bunun da enerjisinin yüzde 42’sini aynı zaman diliminde yenilenebilir kaynaklardan tedarik etmeyi gerektiriyor. Blockchain tabanlı bir sistem sadece bu hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığını değil, aynı zamanda başarılarının küresel ilerlemeye nasıl katkıda bulunduğunu da doğrulamakta kullanılabilir.

İklim finansmanı akışlarının takibi de Blockchain’in bir diğer kullanım sahası olarak öne çıkıyor. Blockchain küresel ölçekten hane düzeyine kadar, enerji ve tarımsal sektörlerdeki ürünleri, hizmetleri ve distribütörleri doğrulayabilir. Bu teknoloji, açık yapısı gereği, karmaşık tedarik zincirleriyle ilişkili maliyetleri azaltarak farklı pazarları birbirine bağlayabiliyor.

Madalyonun öbür yüzünde ise Blockchain’in kendisinin de kayda değer miktarda enerji tükettiği unutulmuyor. Öte yandan, emisyon ve giderlere ilişkin etkinin ölçümü için teknik ve politik açıdan zorlu bir metrik belirleme süreci bizi bekliyor. Farklı yaklaşımları takip ederek, birbiriyle karşılaştırmak da hiç kolay olmayacak.

Böylesi bir sistemi küresel ölçekte kurmanın yasal zorluklarla karşılaşabileceğini hatırlatan Klein, buna karşın Blockchain’in iklim politikalarına uygulaması için başlatılan ivmeyi örnek göstererek makalesini bitiriyor.

Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.