Yeni nesil teknoloji araçları ve uygulamaları, ekonomiyi yeniden tanımlama potansiyeline sahip. Blokzincirinin de bu alanlarda öncülük etmesi gerekecek.
Bilimkurgudan pratik gerçekliğe hızla geçiş yapan yeni teknoloji uygulamaları ve araçları konusunda hiçbir sıkıntı yok. Otonom araçlar, nesnelerin interneti, hem bireysel hem de kurumsal kullanım için akıllı cihazlar, fiziksel cihazların dijital ikizleri ve diğer birçok fikir hızla ana akım haline geliyor.
Bununla birlikte hangi özel araç olursa olsun tüm bu yeni iş yapma yolları, iletilen bilgilere bağımlı. Daha basitçe ifade etmek gerekirse; tüm bu teknolojilerin efektif bir şekilde çalışması için verilerin gerçek zamanlı akması ve bunun güvenilir bir şekilde yapılabilmesi gerekiyor.
Günümüzde veri güvenliği o kadar önemli bir hale geldi ki blokzinciri teknolojisi daha önce keşfedilmemiş osaydı bugün tam olarak bu ihtiyacın karşılanması için bile geliştirilebilirdi.
Bir akıllı telefonun arızalanması ufak bir rahatsızlık oluşturabilir, ancak kendi kendine giden arabalar saldırıya uğrarsa veya bir 5G ağına bağlı diğer endüstriyel cihazlar hacklenirse, işte o zaman durum herkes için çok daha tehlikeli bir hale gelebilir. Dolayısıyla hızlı veri aktarımının yanı sıra kusursuz bir veri güvenliği yeni teknolojilerin uygulanabilirliği için şart.
5G teknolojisinin ana akıma ulaşmasına çok uzun bir süre kalmadı. Peki blokzinciri teknolojisi 5G ekonomisinin büyümesine nasıl bir katkı sunabilir? Kısaca buna göz atalım.
Veri Güvenliği. Bu konu belki de blokzinciri ile hızla yaklaşan 5G ekonomisi arasındaki en belirgin bağlantı. Özellikle sensörler, cihazlar ve diğer her türlü araç arasında gittikçe daha fazla veri ve bilgi türü kablosuz olarak iletiliyor. Bu da verileri güvende tutmanın son derece kritik olduğunu gösteriyor. Örnek verecek olursak otonom araçlar bir süredir hayatımızda ancak veri güvenliği sağlanmadıkça ve teknolojik hatalar azaltılmadıkça bu teknolojilerin ana akıma ulaşması zor görünüyor.
IBM ve birkaç otomobil üreticisinin “Mobility Open Blockchain Initiative” girişimi de bu alana yönelik yapılan projelerin ne kadar ciddiye alındığını gösteriyor.
Birlikte çalışabilirlik. Blokzinciri bir vakum içinde geliştirilmiş rafine bir teknoloji değil. Aslında veri hareketliliğini, şeffaflığı ve analitiği vurgulayan mevcut teknoloji trendlerinin mantıksal bir uzantısı olarak kabul edebiliriz. Dijital ekonomi, ölçeklenebilen, farklı bilgi türlerini işlemek için yeterince esnek ve mevcut teknoloji araçlarıyla birlikte çalışabilen bir ağ gerektirir.
5G teknolojilerinin mevcut dijital ve teknolojik altyapı üzerine inşa edilmesine benzer bir şekilde blokzinciri de mevcut teknolojilerle birlikte daha verimli çalışabilir. Kore Merkez Bankası tarafından yakın zamanda bir blokzinciri ve yapay zeka biriminin kurulması blokzincirinin diğer teknolojilerle kombinasyonunun ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor.
Güvenli otomasyon. Otomasyon bugüne kadar hiçbir azalma belirtisi göstermeyen temel trendlerden biri. Blokzinciri bu eğilimin var olmasına neden olmasa da 5G’nin bir sonucu olarak neredeyse her hizmetin dijitalleşmesi ve otomasyonunu hızlandıracak.
Blokzinciri teknolojisinin şeffaf yapısı ve akıllı sözleşmeler hızla artan otomasyon süreçlerinde güveni sağlayarak bu ekonominin kritik bir parçası olabilir. Özellikle robotik süreç otomasyonu (RPA) ve yapay zeka (AI) platformları gibi diğer teknolojilerle birleştirildiğinde, blokzinciri tabanlı otomasyonun sonuçları heyecan verici.
Blokzinciri her derde deva olan mükemmel bir araç değil, ancak teknoloji alanında var olan bazı sorunları ele almak için iyi bir konuma sahip. Ayrıca 5G’nin benimsenmesini ilerletmek için gerekili olan gizli bir güç olabilir.
Sean Stein Smith’in Forbes’da yayımlanan makalesinden özetlenmiştir.
