DNV GL ve Deloitte’in hazırladığı rapora göre blockchain teknolojisi su ürünlerine yönelik tedarik zincirine şeffaflık ve izlenebilirlik getirerek güveni artırabilir.
Blockchain teknolojisi kullanarak saklanan veriler, avcılık aşamasından tüketiciye ulaşana kadarki tedarik zinciri aşamalarını içerek. Baştan sona herkese açık bir şekilde kaydı tutulan bu veriler, tüketicilerin gıda güvenirliliği konusundaki endişelerini gidermesine yardımcı olacak.
DNV GL yöneticilerinden Luca Crisciotti, teknolojinin güven sorununu ortadan kaldırmak için oldukça kilit rol oynadığını söylüyor ve ekliyor: “Tüketicilerden ve diğer kilit paydaşlardan, deniz ürünlerinin tedarik zincirine yönelik güven inşa etmek için şeffaflığa açık bir talep var.”
Aşırı avlanma ve çevresel kaygılar balıkçılık endüstrisine yönelik kötü bir itibar yaratıyor. Blockchain teknolojisinin ise şeffaflığı sayesinde bu algının kırılması ve güvenin artırılması bekleniyor.
Blockchain teknolojisinin sunduğu avantajlar sadece tüketicilere yönelik bir güven inşa etmek değil, finansal kuruluşlar ve sigorta şirketlerinin yararına da kullanılabilir. Tedarik zincirindeki şeffaflık ve izlenebilirlik bu tür kuruluşların sektöre yönelik iç görülerini geliştirebilir. Benzer şekilde kamu idareleri de lisans yönetimi ve izleme faaliyetlerini Blockchain’in sunduğu fırsatlar sayesinde geliştirebilir.
Yine de blockchain teknolojisinden tam anlamıyla yararlanmak için önündeki bazı engellerin kaldırılması gerekiyor. Hali hazırda şirketler geniş ölçekte kayıt tutmaya hazır olasa da bu kayıtların herkes tarafından izlenebilmesi ve paylaşılması konusunda isteksiz davranabiliyorlar. İlerleyen dönemlerde çeşitli düzenlemeler ile bu sorunların da ortadan kaldırılması ve blockchain teknolojisinin tam anlamıyla sektöre entegre edilmesi bekleniyor.