Dünyanın en büyük madencilik firmalarından biri olan Glencore, kobalt izlenebilirliği için blokzinciri teknolojisinden yararlanacağını açıkladı.
Kobalt, çoğunlukla elektrikli otomobil aküsünde kullanılan ve büyük bir kısmı Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden (DRC) elde edilen bir element. Ancak şöyle tatsız bir durum var ki Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden elde edilen kobalt %15 ila %30’u ölümcül kazalara, şiddete ve bazı durumlarda çocuk işçiliğine maruz kalan küçük esnaf madenlerinden geliyor.
Aralarında Glencore, China Molybdenum Co ve Avrasya Kaynakları Grubu’nun da bulunduğu 3 büyük metal ve maden üreticisi blokzinciri tabanlı kobalt izlenebilirlik çözümü Re|Source ile bu tür sıkıntıların önüne geçmek için pilot çalışması başlatacak.
Şu anda DRC’deki kobalt üretim fabrikalarında elektrikli araç üretim tesislerine kadar sahada testler yapılıyor. Nihai çözümün, Aralık ayında sona erecek olan bu yılki pilot uygulamanın ardından 2022’de hayata geçirilmesi bekleniyor.
Glencore CEO’su Ivan Glasenberg’in konuya yönelik açıklaması şöyle: “Blokzinciri teknolojisi, tedarik zincirinde izlenebilirlik için bize benzeri görülmemiş bir yetenek sunuyor. Bu pilot uygulama sayesinde, ürünlerindeki kobalt ünitelerinin kökenini anlamak ve göstermek isteyen müşterilerimiz için bu aracın geliştirilmesini destekliyoruz. Ancak izlenebilirlik tek başına yeterli değil. Tüm kobalt tedarik zincirine iyileştirmeler getirmek için daha geniş bir endüstri çabasının parçası olmalıdır.”
Blokzinciri teknolojisinin sunduğu şeffaflık sayesinde kobalt tedarik zincirindeki tüm paydaşlar kolay bir şekilde izlenebilecek. Böylelikle kobaltın hangi madenlerden ne şartlarda çıkarıldığıyla ilgili bir değişiklik ve manipüle söz konusu olmayacak.
Blokzinciri şeffaf ve verimli tedarik zincirini nasıl sağlayabilir?