Kanada Merkez Bankası (Bank of Canada) ve Singapur Merkez Bankası (Monetary Authority Singpore) arasında gerçekleştirilen dijital para transferi geçtiğimiz ay blockchain ve sınır-ötesi ödemeler konusunda yaşanan belki de en önemli gelişme.

Bu para transferinin üç önemli özelliği var:

  1. İki merkez bankası arasında gerçekleştirilen ilk dijital para transferi
  2. İki farklı para birimi (Kanada Doları ve Singapur Doları) arasında gerçekleştirildi
  3. İki farklı blockchain ağı (Corda ve Quorum) arasında gerçekleştirildi

Kanada ve Singapur merkez bankaları 2016 yılından bu yana dağıtık defter yapılarını araştırmak ve deneyimlerini arttırmak için çalışmalar yapıyor. Yapılan çalışmalarının ilk sonuçlarından bir tanesi sınır-ötesi ödemelerde blockchain kullanılarak bu para transferinin gerçekleştirildiği Jasper-Ubin projesi.

Sınır ötesi ödemeler neden önemli?

2022’ye kadar toplam hacmin 30 trilyon USD değerine ulaşması beklenen sınır-ötesi ödemeler bankalar, fintech ve hightech firmalarının ve daha önemlisi merkez bankalarının radarındadır. (1)

Yoğun aracılık hizmeti gerektiren sınır-ötesi ödemeler ülkeler arasındaki altyapı ve kanuni düzenleme farklılıkları nedeni ile daha riskli, daha pahalı ve işlemler daha uzun sürmektedir. (2)

Ayrıca Sınır ötesi ödemelerde, merkez bankaları kendi yetki alanları dahilinde güvenilen merkez taraf olarak hareket edebilirken, küresel ödemeler ağında güvenilir merkez taraf olarak hareket edebilecek tek bir kuruluş bulunmamaktadır. (3)

Pazarda çok fazla şikâyet alan sınır-ötesi ödemeler segmenti aynı zamanda gelişmeye de en açık alan.

Bu potansiyeli sağlıklı bir şekilde değerlendirmeyi hedefleyen Kanada, Singapur merkez bankalarının İngiltere Merkez Bankası (Bank of England) ile birlikte Kasım 2018’de “Sınır ötesi ödemeler ve takas sistemleri” isimli bir raporları var.(4)

Gerçekleştirilen bu para transferi 2018 Kasım ayında yayınlanan raporda gündeme gelen bazı konulara ait bir kavram kanıt çalışması.

İki farklı blockchain ağı ve iki farklı para birimi

Proje kapsamında iki farklı blockchain ağı arasındaki para transferi için HTLC adı verilen zaman kısıtlamalı akıllı sözleşmeleri kullanılıyor. Adını İngilizce Hash-Time Locked-Contracts kelimelerinden alan bu akıllı sözleşmeler belirli bir süre içerisinde tamamlanamayan sözleşmelerde tarafların varlıklarını otomatik olarak geri yolluyor. Bu sayede sınır-ötesi ödemelerde var olan birçok risk ortadan kalkıyor.

Gönderen ve alıcı taraflar kendi blockchain ağlarının üzerinde yeni bir katmanda zaman kısıtlamalı bir sözleşme ile “Atomic Swap” ya da “Atomic Transfer” adı verilen bir işlem gerçekleştiriyorlar. Bu işlem farklı blockchain ağları arasında takas amaçlı olarak için ilk kez Eylül 2017 tarihinde gerçekleştirilen bir işlem. (5)

Aşağıdaki görselde her iki blockchain ağında çalışan HTLC sözleşmesine ait işlemler özetlenmektedir. Yapılan işlemlerde lokal aracılar aynı zamanda sözleşmenin bir parçası olarak 1.05 paritesi ile döviz dönüşümlerini de gerçekleştirmektedirler. (3)

Bir kavram kanıtı çalışması sınır-ötesi ödemelerin yapısını değiştirebilir mi?

Kavram kanıtı çalışması bir işlemin olabiliriliğini göstermek amacı ile belirli sınırlamalar dahilinde gerçekleştirilen bir proje.

Bu projesinin başarılı olması sınır-ötesi ödemeler için dağıtık defter yapılarının kullanılabilirliği açısından önemli bir potansiyel. Bu potansiyel maliyetlerin düşmesi, işlem sürelerinin kısalması ve ara işlemlerde eksikliği hissedilen şeffaflığın arttırılmasıdır.

Ancak, her ağda sınırlı sayıda katılımcı ile test edilen bu çalışmada her katılımcının diğer ağdaki herhangi bir diğer katılımcıya doğrudan para aktarabileceği varsayıldı. Her ağda yüzlerce, binlerce kişinin katıldığı, onlarla yüzlerce birbirine bağlı ağın bulunduğu gerçek bir senaryoda, mevcut teknolojilerle bu tür bir model karmaşıklık ve ölçeklenebilirlik problemlerini tam olarak çözemeyebilir. (3)

Bundan sonra ne olacak?

Sınır-ötesi ödemeler ile ilgili araştırmaların Jasper-Ubin proje raporunda da sorulan dört soru üzerine gelişeceğini tahmin edebiliriz (3):

  1. Böyle bir sistem ölçekte nasıl davranır?
  2. Çok sayıda yargı alanında ortaya çıkacak komplikasyonlar nelerdir?
  3. Böyle bir sistemin, örneğin protokol güncellemelerinde nasıl yönetilmesi gerekir?
  4. Dikkat edilmesi gereken yasal veya yasal hususlar var mı?

Farklı ağların bir arada çalışmasını sağlayan HTLC sözleşmeleri dünya ticareti açısından önemli fırsatlar sunmaktadır.

Yaklaşık 2500 yıl önce Sokrates, değişimin sırrını “tüm enerjini geçmişle savaşmak yerine, yeniyi yaratmak için odaklanmak” olarak tanımlamıştı.

Dünyadaki hızlı teknolojik ve demografik değişimin etkilerini önümüzdeki yıllarda çok daha fazla hissedeceğiz. Sınır-ötesi ödemelere olan talebin artışı bu değişimin bir sonucu.

Jasper-Uben projesi ve merkez bankaları tarafından yayınlanan raporlar göstermektedir ki “yeniyi yaratmak için” çalışmalar aralıksız devam edecektir.

Kaynaklar:

Yazarımız Engin Çağlar aynı zamanda FinTech İstanbul Platformu’nun İsviçre temsilcisidir ve bu yazı ilk olarak FinTech İstanbul platformunda yayınlanmıştır. 

İsviçre Crypto Valley Association üyesi, elektrik mühendisi (MBA), Honeywell, Siemens, Artesis, Tyco ve Pentair firmalarında yöneticilik yaptı. "Blockchain ekosistemleri" ve "kurumsal blockchain yatırımları " konularında çalışmalar yapıyor.