CB Insights’a göre blokzinciri çözümlerine yapılan harcamalar 2023’e kadar 16 milyar doları aşacak. Veriler, 58 endüstrinin bu konuda büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.
Geçtiğimiz birkaç yılda Amazon, Facebook, Samsung, Accenture, IBM gibi şirketler blokzinciri sularına dalmaya başladılar. LG bile bu alana girerek dijital para birimleriyle ödeme yapmak için yapay zeka ve blokzincirini kullanan bir yüz tanıma sistemi geliştirdi. Örnekleri çoğaltabiliriz.
Blokzinciri teknolojisinin hala erken aşamalarında olduğu kabul edilse de yaklaşan büyüme fırsatları, endüstrileri harekete geçiriyor. Blokzinciri teknolojisini benimserse büyük değişiklikler görebileceğiniz sektörler ve sektör içindeki önemli isimlerin teknolojiye yönelik görüşleri ise dikkat çekici.
Dijital Bankacılık
Son 10 yılda bankacılık işlemleri büyük oranda dijital ortamlardan geçekleştiriliyor. Geleneksel yöntemleri terkeden müşteriler, giderek bankalarla daha az fiziksel temas kuruyor. Merkeziyetsiz finans (DeFi) bankacılığı tamamen dijital hale getirmek için bir hızlandırıcı olabilir.
XinFin kurucu ortağı Atul Khekade bu konuyla ilgili olarak şu ifadeleri kullanıyor: “Finans ve teknolojinin tenilikçi kesişiminin ticari finansman kurumlarında devrim yaratması bekleniyor. FinTech endüstrisi yıllık %23 oranında büyüyor ve blokzinciri finansmanı bunu daha verimli bir hale getirmek üzere. Bankalar ve Fintech şirketleri, KOBİ sektörünün likiditesini artırmak için varlıkları, alternatif dijital yatırımcılara tamamen dijital tokenize bir şekilde dağıtabilir. Gelenesel finans kurumları ve hükümetler de blokzinciri teknolojisinin faydalarını fark etmeye başlıyor.”
Tedarik Zinciri
Tedarik Zinciri sektörü blokzinciri teknolojisini en çok benimseyen endüstrilerden biri oldu. Teknoloji, yapısı sayesinde malların kaydedilmesi ve izlenmesinde benzersiz bir verimlilik seviyesi sunuyor. Bunu hızlı bir şekilde fark eden IBM gibi firmalar çoktan bu alana yönelik çözümlerini geliştirdi ve uygululamaları piyasada kullanılıyor.
Catalyst CEO’su bu konuya yönelik şu ifadelerin kullanıyor: “Blokzinciri sonunda finans, tedarik zinciri, emlak piyasası ve benzeri alanlarda yenilikçi kapasitesini göstermeye başladı. Şahsen bu teknolojinin, hantal ve maliyetli süreçlerle boğuşan geleneksel finansal sistemlerini tamamen elden geçireceğini düşünüyorum.”
Fitness, sağlık ve giyilebilir teknoloji
Adım takibinden, nabız görüntülemeye ve kalori alımı kontrolüne kadar giyilebilir teknolojiler, sağlıklı bir yaşam tarzına öncülük etmeye devam ediyor. COVID-19 ile birlikte ise bu yeni bir hal aldı.
BeFaster danışmanı Herbert Sim’in konuyla ilgili düşünceleri şöyle: “Fitness son 10 yılda ivme kazanmaya başladı. Tahminlere göre sadece ABD’de, 2023 yılına kadar fitness endüstrisinin geliri 20 milyon doları aşacak. Genel olarak fitness, koşu ve sağlıklı beslenmenin daha fazla insanı nasıl yakaladığını gözlemleyebiliriz.”
Sosyal mesafe kuralları gereği Avustralya gibi bazı hükümetler, sosyal mesafeyi takip etmek amacıyla birtakım uygulamalar geliştirdi. Bazı ülkelerde bu uygulamaların güvenliği tartışılırken blokzinciri teknolojisinin bu tarz uygulamalar için sağlayabileceği güvenlik de gündeme geldi. COVID-19 salgını boyunca da olumsuz etkilerin en aza indirilmesi için çeşitli blokzinciri uygulamaları geliştirildi. Son olarak ortaya çıkan dijital kimlik tartışmalarının da odak noktası yine blokzinciri teknolojisiydi.
Varlık Yönetimi
Yakın tarihli bir araştırmaya göre, yapay zeka ve dağıtık defter teknolojileri (DLT) önümüzdeki yıllarda varlık yatırımları üzerinde en büyük etkiye sahip olacak. Şu anda varlık yönetimi endüstrisinin değeri 74 trilyon dolar değerinde.
23 yaşında VC Yubo Ruan’ın bu konuya yönelik düşünceleri şöyle: “En büyük varlık yönetimi şirketleri, altyapı ve sunucular da dahil olmak üzere mühendislik uygulamalarına büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, Compound protokolü gibi bazı blokzinciri analoglarına bakarsak, maliyet yapısının daha basit olduğunu görebiliyoruz. Pragmatik olarak, ETF’ler ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler gibi finansal ürünlerin blokzinciri platformlarında önemli ölçüde daha düşük maliyetlerle sentezlenebiliyor. Ayrıca blokzinciri tabanlı varlık yönetimi platformları yatırım yapmak için daha düşük para gerektiriyor ve bu da teknolojinin benimsenmesi için büyük bir artı.”
